Çocukla Geziyorum

GAZİANTEP – Kasım 2009

Mutlaka ye  : Her şey. Her şeyden mutlaka ye.

Mutlaka bil  : Antep harbini başlatan Şehit Kamil’in hikayesini

                               mutlaka bil.

Mutlaka gez : Antep Kent Müzesi’ni mutlaka gez.

Mutlaka iç     : Tarihi Kır Kahvesi’nde mırra mutlaka iç.

Mutlaka al     : Biber salçası ve toz biber mutlaka al.

Mutlaka gör : Mevsim uygunsa bir fıstık ağacı mutlaka gör.

Mutlaka in    : Savaş Müzesi ‘nin Kasteline mutlaka in.

Mutlaka git  : Bir kısmı batmış da olsa, Zeugma’ya mutlaka git.

 

Güneydoğu Anadolu’nun  gözde adreslerinden biri Gaziantep. Türkiye’nin gelişmişlik sıralamasında altıncı büyük ili. Kendine özgü, dillere destan mutfağı ile gönüllerimizde ayrı  yeri olan Kurtuluş Savaşı’nda  özel savaş vermiş birkaç ilimizden biri.

Özellikle son beş yılda artan bir ivme ile, Antep’te, gerek ekonomik, gerek şehirleşme ve gerekse turizm açısından muazzam ve dikkat çekici bir gelişme yaşanıyor. Tarihte İpek Yolu üzerinde yer alan, geçmişten günümüze bir ticaret kültürü ve zenginliği ile gelen Gaziantep, artan sanayileşmesi sonucu ciddi bir nüfüs göçüde almış durumda. Bu da şehrin civarında yeni yerleşim alanlarının açılmasına ve artmasına neden olmuş. Havaalanının genişletilmesi de Antep’in büyümesini ve bölgedeki merkez konumunu daha çok vurguluyor.

Çok kişinin sadece mutfak kültürü ile tanıdığı Antep, yemek konusunda başlı başına bir cazibe merkezi olmasının yanısıra şehirde yapılan doğru şehircilik uygulamaları, başarılı restorasyon çalışmaları  ve birbiri ardına açılan müzelerle de  ilginç turistik alternatifler sunuyor.

Gaziantep, sevgili eşimin memleketi olması ve ailesinin halen yerleşik olarak orada yaşaması nedeni ile her yıl en az iki kere veya daha sıklıkla gittiğimiz bir şehir. Fırsatımız oldukça Gaziantep’ten yakın şehirleri de gezmeyi ihmal etmiyoruz. Çünkü Gaziantep Güneydoğu ‘yu gezmek için de ideal bir merkez üs konumunda. Maraş, Malatya, Adıyaman, Adana, Hatay, Urfa kısa sürede ulaşılabilecek iller.

Antep, belki 15 yıldan uzun bir zamandır gelişimini çok yakından gördüğümden, belki sevdiğimden, belki doyamadığımdan ama kesinlikle zenginliklerinin bolluğundan, anlat anlat bitmez gibi geliyor.Bu nedenle, farklı zamanlarda, farklı mekanlarında gezdiğimiz  Antep’i genellemeyi  daha doğru buldum…

gaziantep-sehir-merkezi

gaziantep-gaziantep-yemek-kulturu

gaziantep-gaziantep-civari

gaziantep-cocuklar-icin-gaziantep

ANTEP İÇİN TAVSİYELER  :

  • Ne kadar bana bir şey olmaz deseniz de, havası da suyu da farklı olan bu memleketin maalesef çok lezzetli de olsa etleri ve yağları alışık olmayanların midesine ağır gelebiliyor. Bu nedenle, gözünüzün dönmesine izin vermeden, gezi programı boyunca yemek istediklerinizi günlere yaymakta fayda var. Aksi taktirde ilk günden sonra hiçbir şey yiyemezsiniz.
  • Eğer erken saatte Antep’te olma imkanınız varsa yemek yeme turuna Kozluk’taki Metanet’te ‘’beyran’’ yiyerek başlamak önerilebilir. (Başka yerdekiler salçalı ters etki yapabilir ) Mideyi daha sonra yiyeceklerinize hazırlayan bu mükemmel çorba (siyah et, suyu, pirinç, sarımsak, istenirse acı biber ) akşamdan kalmalara da birebirdir.
  • Antep’e gitmeden mutlaka yemekler hakkında bilgi edinmek gerekir. Bazı yemekler yerel ağızla ifade edildiği için şaşırtabilir. Örneğin cartlak, ciğer demektir, simit Antep’te ince bulgura denir, simit kebabı da ince bulgur ve kıymanın karışımı ile yapılan bir kebaptır ve bizim bildiğimiz simitlerle alakası yoktur.
  • Bayramlarda, Antep’te çoğu yerel dükkan kapalıdır. Arife gününde, vitrinlerde tepsi tepsi baklava görseniz de size satmazlar çünkü Antep’te baklava tepsi ile sipariş edilir ve o gördüğünüz tepsiler büyük olasılıkla başkasınındır. Genellikle her ailenin üstünde adı yazan tepsisi vardır. Baklavacıya önceden gönderilir ve sizin tepsinize istediğiniz tatlı hazırlanır.
  • Antep geziniz hafta sonuna denk gelirse, her yerde tüten dumanlar sizi korkutmasın. Amaç şehri yada ormanı yakmak değildir. Evinde mangal olmayan Antep’li, pazar günü de mangal yapmayan aile yok gibidir.
  •  Anteplilerin kızabileceği şeyler  :

o             Asla Antepfıstığına Şamfıstığı demeyin.

o             Yuvalama çorba değil yemektir.

o             Katmerde tatlı değildir, yemekten sonra yenmez. Sabah kahvaltıda yenir.

o             Antep’e gelip, İsot yada Urfa biberi istemeyin, Antep biberi Antep biberidir.

o             Antepliler için  tok olmak diye bir mevhum yoktur. İkram edileni almak ve yemek durumundasınız. O yüzden her şeyi az yemek daha az risklidir.

 

Paylaşın: