Çocukla Geziyorum

Yedi Uyurlar Efsanesi – TÜRKİYE Mersin

7uyurlar2[1]

Yedi Uyurlar ( Eshab – ı Kehf )

Ashâb-ı Kehf, pagan kültürden Hıristiyanlığa, oradan da Müslümanlığa uzanan bir süreçte farklı kültürlerin etkileşimine örnek olan bir külttür. Mağaralar ise, Anadolu’da ve dünyanın değişik ülkelerinde kendilerine atfedilen makam ve anlamları ile farklı dinlerden insanların inandığı ve ziyaret ettiği önemli inanç merkezleridir. Ashâb-ı Kehf kıssasının özünü oluşturan, uzun süre mağarada uyuyup yeniden uyanma olayı, İslam’ın dışındaki diğer bazı dinlerde ve çeşitli efsanelerde de yer almaktadır.

Geleneksel anlamda hikâyeye göre, Ashab-ı Kehf denilen gençlerin,  altısı sarayda görevli, hükümdara yakın kimselerdi ve hükümdarın müşavere heyetindeydiler. Onun sağında ve solunda bulunurlardı. Sağındakiler Yemliha, Mekselina ve Mislina idi. Bunlara “Ashab-ı Yemin” denmiştir. Hükümdarın solunda bulunanlar ise, Mernuş, Debernuş ve Şazenuş’tur. Bunlara da “Ashab-ı Yesar” denmiştir.

Hükümdarın Roma imparatorlarından Diocletian (284 – 305) (Gaius Aurelius Valerius Diocletianus) olduğu, ya da Domitianus (271-272) veya Decius (249-251) olduğu düşünülmektedir. İmparatorun putperest olduğu, putperestliği kabul etmeyen bazı insanları yakalatıp öldürtüğü ve bir ihbar üzerine saraydaki putperest olmayan gençlerin durumlarını öğrendiği anlatılır. Anlatıldığına göre hükümdar, onları çağırıp tehdit eder, onlar inançlarından ayrılmak istemezler. Hükümdar onların eski günlerine dönmeleri için zaman tanır. Gençler de inançlarını korumak için, şehre yakın bir dağ yönüne giderler. Yolda giderken Kefeştetayyuş ismindeki bir çoban onların inancına katılır ve yedincileri olur. Çobanın köpeği Kıtmir de onlara katılıp, arkalarından takip eder. Dağa yaklaştıklarında çobanın gösterdiği bir mağaraya girerler. Mağarada dua ederek merhamet dilerler. Kur’an’daki Kehf suresinin 10. ayetinde bu kişilerin duaları anlatılır.

Hikâyenin devamına göre hükümdar onları sorar. Kaçtıklarını haber alıp saklandıkları mağarayı öğrenince adamlarıyla mağaraya gider ve mağaranın ağzını onları öldürmek maksadıyla kapattırır. İnanca göre gençler ölmez, yüzyıllar boyunca uyumaya devam ederler. Sonunda ise ilahi bir şekilde uyandırılırlar. Ne kadar süre kaldıkları tam olarak bilinmemekle birlikte, Kehf suresine göre süre 309 senedir.

Ashab-ı Kehfin uyandıklarında geçmiş olan zamanın farkında olmadıkları belirtilir. Bunlar şehre gidip yiyecek getirecek kimsenin (Yemliha’nın) kılık değiştirerek halini kimseye bildirmeden gidip gelmesini uygun görürler. Yemliha, bunu kabul edip şehre geldiğinde çok değişmiş bir şehir bulur. Farklı yorumları mevcut olan bir hadiseyle bu kişi geçen zamanın farkına varır ve o zamanın hükümdarının yanına götürülür. İnanca göre bu hükümdar gençlerin dinindendir. Başlarından geçenleri hükümdara anlatır. Daha sonra gidip arkadaşlarına durumu anlatır ve tekrar hepsi uykuya dalarlar.

Bu nedenle burası Yedi Uyurlar Mağarası diye de anılır.

Kaynak : www.tr.wikipedia.org

mersin-agustos-2012

mersin-3-gun-tarsus-eshab-i-kehf

 

 

 

Paylaşın: