Çocukla Geziyorum

LAPLAND – 2.gün ROVANİEMİ

Rovaniemi

31 Ocak 2016 Pazar

Uçuş

İnanılmaz sıcak ve boğulmak üzere bir yarı gece geçirdikten sonra klimayı soğutmayı akıl ederek sabaha doğru biraz uyuyabiliyoruz. Bu arada sabah 8.30 – 9.00 gibi oluyor ama bizim uyandığımız 7.30 da odanın karşısındaki kafede sabah hazırlıkları çoktan başlamış bile. Kısa bir zaman sonra da çoluk çocuk ailecek DSC_0098kahvaltıya gelenlerle doluyor. Ya Pazar ritüeli ya da otellerinde kahvaltı pahalı olan turistler ucuz kafe kahvaltısını tercih etmiş ama daha ziyade yerli aileler gibi bir görüntüleri var.

9.00 itibarıyla otobüse binip anlamsız bir erkenlikle havaalanına geliyoruz. Şehir ve havaalanı arası yarım saat bile değil. Turla gitmeye sinir olmamın ilk sebeplerinden biri yaşanıyor. Yorgun geçen gün sonrası gereksizce erken kalkmak zorunda olmak. Ne için? Otobüs o saatte geliyormuş. Ya da o saat ucuza geliyor. Neyse Helsinki Vantaa Havaalanı gerçekten güzel, küçük ama güzel. Ve internet bedava.

Alanda çok az görevli ve banko var ve bu nedenle kendi biletinizi kendiniz bastırıp bavulunuzu da aynı şekilde otomatlar aracılığıyla siz veriyorsunuz. Bizim gibi Helsinki Vantaa airportyabancı ve cahiller için yardımcı eleman var tabii ama bilen kendi hallediyor. Pratik ve çabuk bir sistem. Türkiye’de asla işleyemeyecek olması yazık.

Güzel bir freeshop’u ve oyalanacak çeşitli mağazaları var. Nitekim bizde sonraya bırakmayalım vakit varken alacaklarımızın bir kısmını alalım diyoruz. Rahatlığın verdiği özgürlükle yarım saat kadar dolanıp alacaklarımızı aldıktan sonra kasaya gelince yabancı dahi olsak iç hatlarda uçtuğumuz için Helsinki Vantaa airportalamayacağımızı üzülerek öğreniyoruz.

Bu ana kadar rehberin bize verdiği tek bilgi havaalanının güzel olduğu, oyalanacak şeyler olduğu ve buradan şu an için alışveriş yapıp boşuna taşıma zahmetine girmememiz yolunda. Yorumu bize bırakıp açıkça alamayacağımızı söylemek yerine erken getirmiş olmanın mezalimini hiçbir uyarı yapmayarak aklı sıra telafi etmiş oluyor. Bu andan sonra rehberli turlardan nefret etmemin ikinci unsuru olan ve DSC_0100kendimi olumsuz olarak yönlendirmemek için son derece telkinlerle geçiştirdiğim rehbere karşı yanılmayan hislerimi serbest bırakıyorum.

Hoşuma giden havaalanında zaman bir şekilde geçiyor- güzel bir şampanya yudumlayarak- Bu arada Finlandiyalı çocukların hala Walt Disney Donald Duck serilerini okuyor olmalarını çok mutlulukla karşılıyorum. Türkiye’de niye kalmadı bu güzel kahramanlar.

Tam uçağa bineceğimiz zaman ufak bir gecikme yaşanıyor ve sebebinin geç iniş yapan THY uçağı olduğunu görüyoruz. !!!

Bir saatlik uçuşta daimi olan bulutlardan dolayı ülkenin dikine giden rotada hiçbir şey göremiyoruz. Uçak oldukça temiz ve beyaz tonlarında olduğu için küçük Rovaniemi airportolmasına rağmen ferah. İkram olarak çay, kahve, su ve blueberry suyu veriyorlar. Gerisi paralı.

Rovaniemi

Rovaniemi’ye indiğimiz andan itibaren sistem değişiyor. Tatlı yumuşak bir soğuğa rağmen her yer silme kar kaplı. Uçak pisti dahil ve hiçbir sorun olmuyor. Uçaklar karla kaplı piste sorunsuzca iniyorlar. Karayolları da kar kaplı, daimi yağan karla açmak mümkün değil ama sorun yaşanmıyor. Rovaniemi kutup çizgisiyle özdeşleştiği için bavul bantlarına bu bölgede yaşayan canlıların pelüş oyuncaklarından sahneler yapmışlar, daha gelir gelmez ülkenin kutupsal yapısını sevmeye başlıyorsunuz.

Rovaniemi airportHavaalanı Rovaniemi arası 15 dakika gibi. Otel de iki üç caddeli küçük şehrin merkezinde yeterli bir otel, Hotel Santa Claus.

Rovaniemi Lapland bölgesinin önemli bir kenti. http://www.visitrovaniemi.fi/ Finlandiya Laponya’sının başkenti. Laponya sadece Finlandiya’nın değil, Norveç, İsveç ve Rusya’nında kuzey bölgelerini kapsayan bir özerk alan. Laponlar ya da Samiler, Kuzey Kutup Rovaniemi airportDairesi içinde kalan bölgelerde çok eski tarihlerden bu yana yaşamakta olan bir etnik grup. Laponların günümüzdeki sayıları 60.000 kadar ve %70’i Ural dil ailesine bağlı Sami (Saame) dili olan Laponca konuşuyor.

Toplam 80.000 – 100.000 arası nüfusa sahip olan bu halk, bölgeye yaklaşık 4000 yıl önce gelmişler. Vikingler ve onları takip eden ortaçağ yıllarında en kalabalık toplumun Samiler olduğu biliniyor. Bu yıllarda Vikinglerle sürekli savaş halinde olan Samiler, RovaniemiVikingler tarafından kutup dairesi dolaylarına doğru sürülmüşler.

Rovaniemi adı da Sami dilinden geliyor. 20.yy.ın en önemli mimarlarından Finli Aalvar Alto şehri geyik kafası şeklinde planlamış. Şehirden Kemijoki nehri geçiyor ve kuzeyden gelen kereste taşımacılığında tarihsel bir önem taşıyor. Bugün artık modern tren hatlarıyla taşınan keresteler nehri kullanmıyorlar, üzerine oldukça şık görünümlü Jätkänkynttilla köprüsü inşaa Rovaniemiedilmiş. Aalvar Alto şehirdeki pek çok önemli binayı da tasarlamış. Bugün Santa Claus- Noel Baba’nın evi olarak lanse edilen Rovaniemi, Finlandiya turizmine önemli bir katkı sağlıyor.

Odalara yerleştikten sonra özel giysileri almaya gidiyoruz. Gün ostasında hava sıcaklığı -4, -5 derecelerde, normal kıyafetlerle eğer içlik giyerseniz gezebiliyorsunuz ama bu seferde kapalı mekanlarda biraz fenalık basıyor. Kayak yapanlar kayak Rovaniemikıyafetleriyle rahatça üşümeden dolaşabiliyorlar. Genelde Finli küçük çocuklarda kayak kıyafetleriyle geziyorlar.

Özel kar tulumları aslında safari turlarına katılacaklar için gerekli. Çünkü atv tazı kar motosikletleriyle açık alanda sürat yapılıyor, gece safarisi düzenleniyor yada güneş battıktan sonra donmuş gölde balık tutuluyor. Bu durumda daimi karlı ortamda birkeç saat kalacaksanız özel tulum giymek gerekli oluyor.

RovaniemiBiz hiçbir safariye katılmayacak olsak da rehberin gerekli görmesi ve birazda kendi pozisyonunu önemsetebilmesi için ısrarıyla özel tulum takımlarını alıyoruz. Firma atkısından çorabına çizmesine kadar veriyor. Ama rehber o kadar çok donacağımız konusunu tekrarlıyor ki artık donmayacağımıza kesin emin oluyorum.

Giysiler evet koruyucu ama naftalin kokulu ve çoraplar v.s.de felaket kaba yünden yapılmalar. Ama ayakkabılar giyilebilir. Kar ayakkabıları getirmemize gerek Rovaniemiyokmuş. Tulumlarında çok ağır olduğunu söylemeliyim, elde de üstte de taşımak zor oluyor. Ve açık konuşmak gerekirse safariye katılmadığınız sürece sadece kayak takımları ve içliklerle dolaşmak yeterli oluyor, nitekim tur sonuna doğru herkes tulumlardan vazgeçmeye başlıyor.

Giysileri alıp odaya bıraktıktan sonra yarın kapalı olacağı için Arktikum’a gidiyoruz. Pazartesileri kapalı. www.arktikum.fi Enteresan bir mimari sahip olan, buraya gelinip kesinlikle görülmesi gereken bir müze. Giriş 12 euro. Kutup yaşamı Arctikumüzerine bilgi ediniyorsunuz.

Üst kattaki Nothern Ways salonunda, Laponya halkının hayatı, tarihi ve kültürleri hakkında çeşitli sergilemeler bulunuyor. Sami kıyafetleri ve el işi üzrünler özellikle göz kamşatırıcı. Daimi olarak bir beyaz hakimiyetinde yaşayan bu insanların çok renkli ve estetik bir folklorları var. Bu arada yaklaşık 6000 kadar şaman bulunuyor ve sergide onların müziğini de dinleyebiliyorsunuz.

Karşı bölmede kutup bölgesinin doğası hakkında bilgi verilerek, insanın bunu ne ölçüde ve nasıl değiştirmeye başladığı hakkında iki katı kapsayan ilgi çekici bir sunum yapıyorlar. Alt kata indiğinizde ise Northern Lights Theatre – Kuzey Işıkları Tiyatrosu denilen karanlık bir odada yatarak kuzey ışıklarını film Arktikumgibi izleyebiliyorsunuz.

Alt kat ana sergi bölmesinde ise kutup yaşamı ve Sami halkları mankenli mizansenlerle anlatılmış. İçi doldurulmuş ayılar, geyikler, Sami kızakları, çadırları gerçek gibi izlenebiliyor.

Ayrıca Korundi ( www.korundi.fi ) isimli bir sanat müzesi ve Pilke ( www.tiedekeskuspilke.fi ) isimli bilimin eğlenceli bir yolla anlatıldığı bilim müzesi bulunuyor.

Çıkışta kar yağmaya başlıyor bugün hava kapalı olduğu için kuzey ışıklar konusunda pek şansımız yok gibi. Saat henüz 18.00 bile değilken bayağı bir gece olmuş hissine kapılıyorsunuz. Mc Donalds da biraz atıştırdıktan sonra Çaka’nın etiketi eriyip aktığından iptale çıkan polarını çöpe attığımız için bir polar Arktikumalmak üzere açık mağaza arıyoruz ama Pazar günleri 18.00 de kapatıyorlar.

Odada biraz dinlenip yemek saatinin gelmesini bekliyoruz. Rehberin saat 19.00’da dediği için 19.00 da indiğimiz restoranda onun ve herkesin 18.30 inip çoktan bitirmiş oldukları yemeğe katılıyoruz. Safarilere katılıp ona para kazandırmadığımız için bize mi kıl ne yoksa ne dediğini mi bilmiyor henüz anlayamamış durumdayız. Yemek açık büfe. Peynirli sebze çorbası güzel. Somon ve soslu balık da öyle ama geyik eti alışması zaman alacak bir lezzet. Tadılabiliyor ama uzun ve doyurucu olarak yemek zor geliyor. Sebze ve pilav tarzı seçeneklerin ise lezzetten yana şansı yok, hatta hiç tat yok. Tatlılarda sadece aşırı şekerli olma özelliği taşıyor. ArktikumDoyuyor muyuz evet çünkü ekmekler çok güzel üstüne de tereyağ sürünce yarım ekmeğe yakın fark etmeden gidiveriyor.

Dışarı çıkacak halimiz kalmadığı için Rovaniemi’nin üç sokağında şimdilik gezemiyoruz ama yarın acısını çıkarırız. Epey turist var. Her mekanda oturan birileri var. Hava serinliyor iyice gece ama az insan, az ev, neredeyse yok denecek kadar az araçlı bir hayat minimal bir yaşam tarzı. Bu kadar kuzeyde bu kadar soğukta bu kadar yukarıda olmak…. Ara sıra dünyanın göbeğinde olmaktan vazgeçip kuzeye inzivaya gelmek lazımmış….

Sami halkları sarışın değil…..

lapland-1-gun-helsinki

 

lapland-3-gun-husky-point-rovaniemi

lapland-4-gun-kemi

lapland-5-gun-santa-claus-village-ren-geyigi-ciftligi-glas-igloos

 

Paylaşın: