Çocukla Geziyorum

İTALYA – 3.gün MARANELLO Ferrari

23 Haziran Cumartesi 2012

Oturma odası kahvaltı salonuna hemen hemen ilk girip, hızlıca karın doyurduktan sonra, otelden ayrılıyoruz ve artık bugün biz gittiğimiz için çalışmaya başlayan vaporettolara binerek, Santa Lucia tren istasyonu iskelesinde iniyoruz. Yakaladığımız saatte ki, çok sık aralıklarla var, hızlı bir Roma treni ile Floransa’ya 2 saat 8 dakika sonra ulaşmış oluyoruz.

ferrari müzesiKalacağımız Novotel Frirenze North Aeroporto, Floransa’nın kısmen dışında, sanayii bölgesi ve havaalanının yanında, Sesto Fiorentino bölgesinde. 16 yaşa kadar olan iki çocukla aynı odada bedava kalma olanağı sunan Novotel grubunun avantajından mümkün olduğu yıllarda faydalanmak amacımız ama, bu sefer daha ziyade araba kiralayarak şehir dışı istikametlere gitmeyi planladığımız için, şehir trafiğinde olmamayı tercih ettik. Ayrıca, yüksek sezon Haziran ayında Floransa içindeki otel fiyatları da hallicesinden pahalı idi. Turların genelde Floransa’ya günübirlik girmelerinin nedeninin bu pahalılık olduğunu da anlamış olduk.

Otelin belli saatlerde ana tren garından servisi olsa da, biz saati denk getiremediğimiz için, gardan çıkan herkesin yaptığı gibi taksilere yönleniyoruz. Gardan çıkan doğruca taksi sırasına giriyor, otele kadar 22,50 € ve +1 € da bavullar için ödüyoruz. ( ! )

Otelde rezervasyon yaparken emin olduğum halde, bir araba kiralama servisinin olmadığını söylüyorlar ve bizi havaalanının yanındaki araba kiralama parkına yönlendiriyorlar. Birde ferrariaraba kiralama parkına gitmek için otele çağrılan taksiye 17,50€ ödeyince, ( bilsek direkt oraya giderdik ) araba kiralamanın doğru bir çözüm olduğu anlaşılıyor. İtalyanların üzerimizde bıraktığı ilk intiba ise, biraz üçkağıtçı bir görüntüye sahip olmaları .

Europcar’dan kiraladığımız Panda’nın iki günlük kiralama fiyatı taksilere verdiklerimizle hemen hemen aynı rakama gelince, neden çok sayıda müşterinin, bu araba parkındaki çok sayıda kiralama şirketinden, uzun kuyruklar oluşturacak talepte araba kiraladıkları anlaşılmış oluyor. Havalaanına yarım saatte bir servis olması da, Floransa’ya gelenlerin daha çok şehir dışına yönlendiklerini düşündürüyor.

ferrariVakit kaybetmeden kendimizi A1 otobanından Modena yönüne doğru atıyoruz. Yol üstünde rastladığımız, ‘’Antigua Locanda My Chefs ‘’de – yol boyu mola yerlerinde Agip’lerde çok güzel – biraz yemek ve İtalyan abur cuburu atıştırıp, bir karayolları haritası ediniyoruz. Fakat kolayca ulaşmak ne mümkün, yol hem uzun sürüyor, hem de Modena’dan sonra, Maranello ve Ferrai Müzesi’ni bulmanın tarifle olacak gibi olmadığı anlaşılıyor. Ama, git git bitmeyen yolda o kadar çok tabela koymuşlar ki, ulaşamama yada bulamama olasılığını düşünmenize fırsat kalmıyor.

Modena, hızlı otomobiller ve opera anlamına geliyor İtalyanlar için. Çünkü hızın duayenleri Ferrari ve Maserati burada üretiliyor, aynı zamanda ünlü tenor Luciano IMG_0693Pavarotti’nin de doğum yeri.

Ferrari için bir müze düzenlenmiş.( www.museoferrari.com )Bizzat müzeye dönüştürülen kendi evinde de, Ferrarinin kurucusu Enzo Ferrari’nin hayatını, yaşamından detayları görebiliyorsunuz. ( Casa Enzo Ferrari Museum )

Enzo Ferrari, Modena şehrinde 1898 yilinda dünyaya gelmiş ve yarışçılık kariyerine henüz 18 yaşında iken başlamış. Alfa Romeo’nun yarış pilotlarından biri olunca, onun sayesinde Alfa Romeo araba yarışçılığının bir numaralı ismi olmuş. Enzo Ferrari kabiliyeti yanı sıra; arabasının ergonomisinden, motor aksamına her şeyiyle ilgilenmesi ile araba yarışları tarihinin ölümsüzleri arasına girmiş ve 1929 yılında Scuderia Ferrari’yi Alfa Romeo’nun yarış takımı ferrariolarak kurmuş.

Her iki müze arasındaki açık alanda, Ferrari araçlarının deneme sürüşlerinin yapıldığı özel yarış pisti bulunuyor. Ancak önüne geleni buraya çıkarmıyorlar. Öyle anlaşılıyor ki, Maranello, Ferarri ile dolu bir bölge.

Museo Ferrari, çok büyük bir müze değil. İlk katta Ferrari yarış araçlarının tarihçesi anlatılıyor, ilk araçlardan gelişen teknoloji ve değişen tasarım ile gelinen noktayı görebiliyorsunuz. Formula1 kazanmış gerçek sekiz Ferrari ise, özel bir odada, özel ışıklandırılarak, özel olarak sergilenmişler. Kendinizi uzaydan gelmiş bir meclisin huzuruna çıkmış gibi hissetmemek mümkün değil.

Yarış arabaları haricinde binek araçları da sergileniyor ve müzenin nihayetinde bir ferrari müzesiFerrari Shop’ta, oldukça hoş Ferrari markalı ürünler satlıyor. Bizim ilgimizi, müze çıkışında, yan mağazada, gerçek Ferrariler ile test sürüşü yapılması çekiyor. Daha doğrusu ailede üç erkek olunca ister istemez bir vakum gibi o tarafa çekiliyoruz.

Müze çıkışında nerden belirdiğini anlayamadığımız birkaç kişi yanımıza yaklaşarak kendi Ferrari araçları ile test sürüşü yapmayı teklif ediyorlar ama, ne kadar güvenilir olduklarını kestiremediğimiz için, Warm-up Shop ( Push-Start ) isimli mağazayı tercih ediyoruz. Bu mağaza da Ferrari markalı ürünler satıyor ve bahçesinde sıraladığı çeşitli tip araçlar ile bir görevli eşliğinde test sürüşü yaptırıyor. ( www.pushstart.it )

ferrariFerrari’nin modeline ve ne kadar süre ile kullanmak istediğinize göre fiyat fark ediyor. California, Fiorano, İtalia, Spider, Superleggera modelleri arasından en ucuzundan bir Spider ile 10 dakikalığına 100€ karşılığında anlaşarak, yalvar yakar, ufak ve hafif olduğu ve binemezse bize geziyi zehir edeceği için, Çaka’nın da arkaya oturması konusunda ısrarcı oluyoruz çünkü, üç kişiden fazla almıyorlar ( sürücü + görevli + 1 misafir )

Bir görevli, kullanacak kişinin yanına oturarak yolu tarif ediyor ve arabayı da bırakmamış oluyor. Aracın mekanik bir sistemle kendi kendine üstünün açılarak arka bagaja toplanması ile çocukların, sürücü koltuğuna oturunca da eşimin yüzü değişiyor. Yılların şoförü olduğu halde heyecanlandığını farkediyorum.

IMG_0697En keyifli kısmı ise, aracın arka tarafına monte bir videodan, sürüş boyunca sizi kaydetmeleri ve CD’yi daha sonra size vererek nasıl sürdüğünüzü ve heyecan anında fark etmeden ne konuştuğunuzu sonradan izleyebilme fırsatı veriyor olmaları.

Araba tutkunları için Ferrari gibi efsane olmuş bir aracın doğduğu ve geliştiği bir yerde, gerçek bir Ferrari kullanmak elbette çok anlamlı. Ben sadece, 9 yaşında iken bunu yaşamış bir küçük tutkunun ileriki yaşlarda neler deneyebileceğinden biraz endişe ediyorum o kadar.

Sürüş heyecanları yatışınca, dönüş yoluna geçiyoruz. Arama stresi olmadığı için dönüş daha kolay oluyor. Otele dönünce havuz daha kapanmadan son yarım saati yakalayan çocuklar, günün yorgunluğunu burada atıyorlar.

Planımız gece Floransa’ya inip gecesini görmek iken, yol ve heyecan fazla geldiği için, birde Floransa şehir trafiği stresini çekmek istemiyoruz ve Novotel’lerin her zaman iddialı olan restoranını denemeye karar veriyoruz.

Otelin restoranında makarna yemek çok şık bir sunumla gerçekleşiyor. Büyükçe bir kutu içerisinde, makarna çeşitlerini getiriyorlar ve seçtiğiniz yemekte kullanılan makarna tipini gösteriyorlar. Yada siz beğendiğiniz tipe göre bir yemek seçiyorsunuz. Çaka’nın makarnalarla oynayıp dağıtmasına izin vermemek için acele karar vererek tercihlerimizi yapıyoruz. Son derece lezzetli ve başarılı makarna yemekleri haricinde, sebze çorbası Miso’da çok iyi geliyor…

ferrari-muzesi-italya-maranello

 

italya-1-gun-bolognavenedik-murano

italya-2-gun-venedik-canale-grande

 

italya-4-gun-siena-san-gigmiano-pisa

italya-5-gun-floransa-roma

italya-6-gun-antik-roma

italya-7-gun-vatikan-roma

IMG_1926

 

Paylaşın: