Çocukla Geziyorum

SİNGAPUR – 1.gün SİNGAPUR Night Safari

singapur

10 Ekim Perşembe – 11 Ekim Cuma 2013

Uçuş, Singapur, Gece Safarisi

Map_Singapore[1]Uçağımız Perşembe gecesinin 00.40 uçağı. Gece yarısı uçulacak ve ancak ertesi günün akşam üzeri gibi Singapur’a varılacak. Yaklaşık olarak 10,5 saatlik bir uçuş. Yakın zamanda gittiğimiz Amerika uçuşundan sonra rahatız. Hafif kıyafetler giymek ve en önemlisi çıkarılabilen rahat ayakkabılarla seyahat etmek gerektiğini biliyoruz.

Havaalanına erken gelerek, tura katılan grup ve rehberimiz Özgür Bey ile buluşuyoruz. Beceriksiz rehberler ve kaprisli, kimseye saygısı olmayan grup bireyleri en büyük korkumuz çünkü uzun bir süre beraber olacağız ve kaçıp ayrılma şansımız yok.

Neyse ki rehber Özgür Bey, uzun boy ve gür ses avantajını iyi kullanan oldukça tecrübeli bir rehber gibi görünüyor. Mesafeli bir saygıdan taviz vermeyen otoriter tavrı da gezi boyunca hiç sorun çıkmaması konusunda önemli map-singapore-360x270-cb1359644083[1]bir etken oluyor. Uzun süre Amerika’da yaşamış olması ve Uzakdoğu seferlerini  sıklıkla yapıyor olması ise en büyük avantaj.

Akşam daha doğrusu gece yarısı uçuşu olduğu halde THY yemek vermek konusunda ısrarcı oluyor ki vermese en azından uykumuzu kaçırmamış olurdu diye düşünüyoruz. Yine de sabah kahvaltısına kadar biraz uyuklamayı başarıyoruz. 10 saat çabuk geçiyor ya da biz ikinci gezide uzun uçuşa alıştık bile.

Singapur

Doğuya doğru gittiğimiz için beş saat kadar saat farkından kaybettiğimiz zaman neticesinde yerel saat ile akşamüzeri 16.30 da indiğimiz Singapur Changi Havaalanı, fazla büyük olmasa da modern görünümlü ve oldukça hareketli, canlı bir yapıda. Rehber, grubu DSC_0310[1]sorunsuzca pasaporttan çıkarıyor. Singapur Türk vatandaşlarından vize istemiyor.

Çıkışta bizi bekleyen tur otobüsüne yerleşmeden önce, bindiğimizden başka özel bir taşıma aracına bavulları yerleştiriyoruz. Bavul otobüsü bizle birlikte hareket edip, bavulları otele getiriyor, yolcu otobüsleri bavul almıyor. Tur ile gelmemiş olsanız da şehrin doğu kanadında yer alan Singapur havaalanından şehir merkezine ulaşımı her çeşit araç ile sağlamak mümkün zaten mesafe oldukça kısa.

Havaalanı kapısından çıkar çıkmaz, bulunduğumuz iklimin nemli boğucu havasının şokunu yedikten sonra otoparkların etrafındaki bitkilere gözümüz takılıyor hemen. Ağaçlar, ince karmaşık dalları ile göğü kaplayan bir örtü gibiler. Öyle ki otoparka üst branda yapılmamış sadece uygun aralıklarla ekilen ağaçlar sayesinde tente singapore-3_106147403-964x448[1]etkisi veren bir gölge temin edilmiş. Viyadüklerin ayakları da tamamen bitkiler ile sarmalanmış durumda.

Yoğun nemli hava ve her an, her saniye yağabilecek sonu gelmez yağmurlar, havanın sıcaklığı ile birleşince insanlar için nefes alması zor bir hava yaratsa da, floranın coşup patlamasına sebep oluyor. Özellikle denize biraz daha yaklaşınca ağaçlar daha da bir coşuyor ve alt kalın gövdelerinde başka bitkilerin yaşayarak geliştiği komün bir hayata tanık oluyoruz. Fantastik bilim kurgu filmlerinde insanların yok olduğu şehirlerde ayakta kalan singapuryapıları kaplayan doğa görüntüleri akla geliyor ve  Singapur’da ağaçların gözünün içine baktığınızda,  insanlar burayı bugün terk etse yarın her yeri kaplamak üzere apartta bekleyen bastırılmış bir arsızlığı fark ederek ürperiyorsunuz.

Changi Uluslarası Havaalanından şehir merkezinde yer alan otelimize kadar geçtiğimiz sahil boyunda, sıra sıra plajlar ( beach )ve canlı yeşil göz alıcı sahaları ile Golf Country Club’ler bulunuyor. Plaj işletmelerinin olduğu yerde alışveriş merkezleri ve eğlence merkezlerinin de yapılanmış olduğu dikkat çekiyor ki Ski360 adında bir sanal kayak merkezi dahi var.

Şehir hakkında edinilen ilk intiba, temiz, bakımlı ve düzenli bir yapıya sahip olduğu yönünde. Küçük bir şehir genelde bir gün gezmeye yeterli olur dense de, bu modern ve aristokrat görünümlü şehre ilgi duyarak bir günlüğüne gelmiş olduğumuza pişman oluyoruz. Kesinlikle bir müddet yaşayıp hayatın farklı yönlerini tanımak isteyeceğim bir şehir olduğuna hükmediyorum.

Yaya dolaşmaya fazla imkanımız olmayacağı için bizi etkilemeyeceğini dsingüşündüğümüz üzere, bir dönemin İngiliz sömürgesi olmasının etkisi olarak trafik soldan ve prizlerde İngiliz tarzı ama para birimi kendilerine özgü Singapur Doları. 100 SD = 50 Euro = 150TL. kabaca. Asya paraları kendi aralarında rahatça çevrilebiliyor.

Otelimiz Hotel Royal Queen, merkezi alışveriş aksı Orchard Road’a oldukça yakın. Marina Bölgesini direkt olarak Orchard Road’a bağlayan Bras Bassah Bulvarı’na 100 mt. mesafede. Dik kesen Victoria Caddesi üzerindeki bol sayıda yeme içme imkanı ve club barlar, civarda bulunan pek çok otele hizmet veriyor.

Odalara dağılıp kısaca yerleştikten sonra rehberin 19.15 te buluşalım demesine rağmen 19.20 de asansörden inenler sayesinde az bir images[5]rötar ile ilk aldığımız ekstra tur olan gece safarisine ‘’Night Safari ‘’ katılmak üzere otobüslerle şehrin kuzeyindeki Singapur Hayvanat Bahçesi’ne gidiyoruz.

Kısmen geçtiğimiz Orchard Road’un ve Singapur’un aydınlatılmış gece görüntüsü başka güzel. Özellikle Orcard Road’daki modern mimarinin özenle temsil edildiği yapılar ışıl ışıl ve estetik bir kaygı ile aydınlatılınca daha bir albenili olmuşlar.

Zengin şehir kendini hemen belli ediyor. Yönetenler parayı kendilerine değil şehre harcadıkları zaman şehir gelişiyor ve gelişen şehir toplumları da medenileştiriyor. Tabii Singapur’da bu düzen ve disiplini sağlamak için çok katı kurallar geliştirmişler. Örneğin singapore-bsp-9488789-400x260[1]uyuşturucu ticareti yapmak kesinlikle ölüm cezası ile neticeleniyor ki zaten sizde ülkeye girmeden önce pasaport kontrolüne uyuşturucu bulundurmadığınıza dair yazılı beyan veriyorsunuz.

Sokaklarda bir hanıma sarkıntılık etmek, aynı şekilde ağır olarak cezalandırılıyor. Sakız çiğneme yasağı ise bir çeşit Singapur geyiği. Sadece çene problemi olup sağlıkları için gerekli olduğuna dair doktor raporu bulunanlar çiğneyebiliyor ama zaten eczane dışında her hangi bir yerde satılan sakız da bulmanız mümkün değil. Bunu duyan Türkler eğer paket paket sakız ile gelip olur olmaz yerde ‘’bakalım ne olacak biz Türküz’’ diye çiğnerlerken yakalanırlarsa şaşırmam gibi hissediyorum nedense. Belirtilmiş alanlar dışında açık havada sigara da içilemiyor.

DSC_1050[1]Temiz, rahat fakat soğuk otobüsümüz ile Hayvanat Bahçesine doğru ilerliyoruz. Otobüs klimalarının alışık olmayan bizleri çarpabileceği ama Singapur’da yaşayanların klima ile yaşamaya alışık oldukları ve ısrarla kapattırırsak çalışamadıklarını söylüyor rehber. Razı oluyoruz çünkü Malay işçiler gibi, insanların arkada açıkta tek sıra dizilmiş halde taşındığı otobüslerde var.

Yol boyu rehber bir şeyler anlatmak istese de grupta herkes istisnasız olarak henüz piyasaya yeni çıkmış olan IPhone’ları nerde bulabileceğimiz derdinde olduğu için şehir hakkında soru soranda bilgi duymak isteyende olmuyor.

Singapore_Panorama_v2[1]Gece safarisine gitmenin en iyi tarafı şehri ışıkları ile görmek oluyor ki Singapur’un en parlak şehirlerden olduğunu söylemeliyim. Şehri gezdiren hop-on otobüs turları tabi ki bu şehirde de var www.singaporeair.com/hop-on ancak gece geçerli mi bilmiyorum.

Bir başka iyi tarafı ise zaten defalarca gördüğümüz hayvanları yüksek nem ve boğuculuktaki sıcaklıkta  gündüz görmeye çalışmanın anlamsızlığını ortadan kaldırması. Çünkü hava gece bile ziyadesi ile bunaltıcı. Çocukların hangi yaşta olurlarsa olsunlar çok zevk aldıkları ve sevgi ile gezdikleri hayvanat bahçelerini onlar büyüyüp bizden ayrıldıkları vakit asla bir daha gezmeme kararındayım.

Night Safari

singapurHavadaki nem o derece yüksek ki otobüslerin bıraktığı dış kapının önünde Singapur Hayvanat Bahçesinin, kalın ahşap kalasların kiriş olarak kullanıldığı ve ahşap panellerle dekore edilmiş giriş kapısını fotoğraflamak istediğimde, resim bulanık çıkınca bir müddet anlam veremiyorum. Neden sonra havanın ısı değerinin makinenin iç ısısından çok yüksek olduğu için objektifin  buhar yaptığını fark ediyorum. Makinenin kendine gelmesi bir 15 dakika sürüyor. www.nightsafari.com.sg

Girer girmez ana meydanda ateş şovuna denk geliyoruz. Etrafında mağazalar ve 1-2 kafenin olduğu giriş meydanı egzotik singapurgörünümlü bir havayı aksettirse de batının hizmet anlayışını yakalamış, temiz ve şık, mağazalar albenili, kafeler düzenli, seçenekli ve yemekler pahalı.

Yarım saat süren ateş sovunu seyrederken çocuklara bir şeyler yedirelim telaşına düşüyoruz. Asyalı gençler ateş yutma ve ateşle dans gibi heyecanlı bir gösteri sunuyorlar. Mağazalardan Gece Safarisi’nin logosu olan karanlıkta parlayan gözler ve karanlıkta parlayan her çeşit objeyi satan dükkan hayli ilginç geliyor ve Çaka’nın hatıra Tişört hakkını gezinin ilk gününün ilk dakikalarında halletmiş oluyoruz.

singapur26 hektara yayılmış 300 çeşitte 3000 hayvanın bulunduğu parkı gezmek için önce kamyonet görüntüsü verilmiş trenlere biniyoruz. Ay ışığı etkisi verilerek aydınlatılmış loş ışık altında uyuyan ya da henüz uyumayan hayvanları doğal ortamlarında ziyaret etmek için dolanıyoruz.

Belli bir noktaya gelince trenden inerek rehberimiz eşliğinde, trenin girmediği özel bahçelerde kafeslerle kapatılmış daha noktürn hayvanları ziyaret ediyoruz. Yani gece uyumayan aslında gece yaşayan hayvanları, örnek yarasa.

Çocuklar yüzünden bayağı bir hızlı singapurgeçtiğimiz yarasalar bölümünden sonra daha önce hiç görmemiş olduğumuz bir hayvan ile üstelik oldukça yakından tanışıyoruz; bir kanatlı sincap. Nerede bu diye bakınırken, kalabalık grubun içinde bula bula bizi bularak tam tepemizden teğet geçiyor. Aslında uçmuyor, bacakları ve kolları arasındaki geniş perdeyi açarak daldan dala süzülüyor  ve uzun mesafede uçuyor etkisi veriyor. Durak noktası olarak bizi seçmesine ramak kalmış olan bu durum neticesinde, başımızdan leylek uçtu Uzakdoğu’ya geldik bakalım sincap uçunca nereye gideceğiz merakı duyuyoruz ister istemez.

Tekrar bindiğimiz tren ile uzaktan gördüğümüz kalabalık aslan ailesi kendilerini fütursuzca seyretme imkanı sunuyorlar. Fil, nightsafari[1]Hipopotam gibi Afrika grubu adı altındaki hayvanları geziyoruz ama aslında hayvanların çoğu Hindistan kökenli.

Temelde bildiğimiz hayvanlar, kapsamlı hayvanat bahçesinde güzel düzenlenmişler. Rahat dolaşma imkanı sunuluyor, hayvanlar bakımlı ve sağlıklı. Mekanlar modern, temiz. Gündüzü harcamadan geziyor olmak da dediğim gibi büyük avantaj, çocuklar ile akşam ne yapacağız demeden gezip eğlenilebilecek bir yer.

Şehrin batısında da, 380 çeşitte 5000 kuşun görülebileceği Asyanın en geniş kuş parkı olan Jurang Bird Park bulunuyor.

Otele dönünce kapanmadan hemen iki bina yanımızdaki 7 Eleven’a uğruyoruz ve sandviç, cips, çikolata gibi gezi olmazsa o1830_1r1_alex_badyaev_flyingsquirrel_gliding[1]lmazlarımızdan alıyoruz. Küçük dükkana dünyanın bin bir çeşidini sığdırmış gibiler. Biz sandviç, çikolata v.s. takılırken, Cuma gecesi olduğu için etrafımızda yer alan dancing bar ve lounge bar’lara, kibar gençler ile çıtı pıtı narin şık hanım kızların geldiğini fark ediyoruz.

Singapur geniş caddeleri, kibar insanları, ışıl ışıl geceleri, sınırsızca fışkıran florası ile görüp sevilmemesi zor bir şehir. Düzenli ve kurallı olduğu için de aslında tur ile değil, münferit olarak gelinip çok rahat gezilebilecek imkanı sunuyor.

Ama gerçek Asya Singapur mu yoksa Singapur, batının Asya versiyonu mu ?…

singapur-2-gun-singapur-sentosa

bangkok-3-gun-bangkok

bangkok-4-gun-wat-arun-grand-palais

bangkok-5-gun-kanal-turu-yuzen-carsi

hong-kong-6-gun-bangkok-hong-kong

hong-kong-7-gun-hong-kong-adasi

hong-kong-8-gun-macau

hong-kong-9-gun-lantau-adasi-big-budha

 

sentosa-adasi-singapur

IMG_2557

Paylaşın: